DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN’dan KRİTİK ŞAM ZİYARETİ


Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 7 Ağustos 2025’te Suriye’nin başkenti Şam’a çalışma ziyareti gerçekleştirecek. Ziyaret, Türkiye ile Suriye arasındaki diplomatik ilişkilerin normalleşmesi ve bölgesel iş birliğinin artırılması açısından büyük önem taşıyor.
ürkiye-Suriye ilişkilerinde son aylarda artan yumuşama sinyalleri bugün Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Şam’a yapacağı kritik ziyaretle yeni bir boyut kazanıyor. 7 Ağustos 2025 tarihinde gerçekleşecek bu çalışma ziyareti, iki ülke arasındaki gerilimin azaltılması ve diplomatik kanalların güçlendirilmesi adına önemli bir adım olarak görülüyor.
Bakan Fidan’ın Şam’daki temaslarında başta Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad olmak üzere üst düzey yetkililerle bir araya gelmesi bekleniyor. Görüşmelerde, Suriye topraklarındaki terörle mücadele, sınır güvenliği, mülteci meselesi ve ekonomik iş birliği gibi kritik konular masaya yatırılacak.
Türkiye, yıllardır devam eden Suriye iç savaşının ardından özellikle kuzey sınırında yaşanan güvenlik sorunlarına çözüm ararken, Şam ile diyaloğun güçlendirilmesini stratejik bir hamle olarak değerlendiriyor. Hakan Fidan’ın ziyaretinin, iki ülke arasında güven tesis etme sürecini hızlandıracağı belirtiliyor.
Ayrıca, ziyaret kapsamında bölgede istikrarın sağlanması ve insani yardım çalışmalarının koordinasyonunun artırılması da önemli gündem maddeleri arasında yer alacak. Türkiye’nin sınır bölgelerinde yaşayan mülteciler ve göçmenlerle ilgili iş birliği mekanizmalarının geliştirilmesi planlanıyor.
Diplomatik kaynaklar, ziyaretin ardından Ankara ve Şam arasında karşılıklı büyükelçi ataması ve konsolosluk hizmetlerinin yeniden açılması gibi adımların atılabileceğine işaret ediyor. Bu gelişmeler, Türkiye-Suriye ilişkilerinde uzun süredir beklenen normalleşme sürecinin somutlaşması anlamına geliyor.
Hakan Fidan’ın Şam ziyareti, bölgesel barış ve güvenlik açısından kritik öneme sahip. Türkiye ile Suriye arasında karşılıklı güvenin tesis edilmesi ve iş birliğinin artırılması, hem iki ülkenin hem de bölgenin istikrarına olumlu katkı sağlayacak. Bu adım, Suriye krizine diplomatik çözüm arayışlarında yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendiriliyor.