CHP’li 10 İSİM HAKKINDA “OYLAMAYA HİLE” DAVASI

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney ve Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da aralarında bulunduğu 10 isim hakkında, “oylamaya hile karıştırılması” suçlamasıyla 1 ila 3 yıl arasında hapis istemiyle dava açıldı. Sürecin hem hukuki hem de siyasi boyutu tartışma yarattı.
İddianame Mahkemeye Sunuldu
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, CHP’li yöneticilerin bir parti içi oylamada usulsüzlük yaptıkları ileri sürüldü. Savcılık, söz konusu isimlerin “oylamanın dürüstlüğünü bozacak şekilde hareket ettiklerini” iddia ederek cezalandırılmalarını talep etti.
Hakkında Dava Açılan İsimler
İddianamede öne çıkan isimler arasında:
- CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik
- Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney
- Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat
ve 7 partili yönetici daha bulunuyor. Toplamda 10 kişi hakkında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istendi.
Suçlamanın Hukuki Dayanağı
Türk Ceza Kanunu’nun 160. maddesi, “oylamaya hile karıştırma” suçunu düzenliyor. Buna göre, seçimlerde veya resmi nitelikteki oylamalarda usulsüzlük yapan kişiler, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile yargılanabiliyor. Eğer bu eylem kamu görevlisi eliyle yapılırsa, ceza artırılabiliyor.
Daha Önceki Benzer Davalar
Türkiye’de geçmişte sendika seçimleri, oda yönetimleri ve kooperatif genel kurullarında da benzer suçlamalar gündeme gelmişti. Ancak büyükşehir belediye başkanlarını kapsayan böylesi geniş bir dava, siyasi açıdan ilklerden biri olma özelliği taşıyor. Bu durum, davanın önemini artırıyor.
Yargı Süreci Nasıl İşleyecek?
Mahkemenin iddianameyi kabul etmesi halinde sanıklar ilk duruşmada hakim karşısına çıkacak. Duruşmalarda tanık ifadeleri, kamera kayıtları ve tutanaklar incelenecek. Suçun sabit görülmesi halinde hapis cezasının yanı sıra, mahkeme “siyasi yasak” kararı da verebilir. Bu ihtimal, özellikle belediye başkanlarının görevlerini sürdürmesi açısından kritik.
CHP Cephesinde Tepkiler
CHP kulislerinde, davanın “siyasi baskı aracı” olarak kullanılabileceği yönünde yorumlar yapılıyor. Parti içinden gelen ilk tepkiler, sürecin demokrasiye gölge düşüreceği yönünde. CHP’nin, resmi bir açıklamayı önümüzdeki günlerde kamuoyu ile paylaşması bekleniyor.
Siyasi Dengelere Etkisi
Bu dava özellikle İstanbul siyasetinde büyük yankı uyandıracak. İstanbul İl Başkanı ve iki kritik ilçenin belediye başkanının yargılanması, hem yerel yönetimlerin çalışma temposunu hem de parti içi dengeleri etkileyebilir. İktidar cephesinin ise bu gelişmeyi seçim öncesinde siyasi argüman olarak kullanabileceği değerlendiriliyor.
Kamuoyunda Beklentiler
Toplumun farklı kesimlerinden yükselen ortak beklenti, sürecin şeffaf ve adil bir biçimde yürütülmesi. Yargının, davayı siyasi tartışmalardan bağımsız şekilde ele alıp almaması, ilerleyen dönemde Türkiye’nin demokrasi algısı açısından da test niteliği taşıyacak.
Uzman Görüşleri
- Hukukçuların Yorumu: Ceza hukuku uzmanları, iddianamenin kabul edilmesi halinde mahkemenin delil değerlendirmesinin kritik olacağını vurguluyor. Avukatlara göre, bu tür davalarda en önemli unsur “hile iddiasının somut belgelerle ispatı.” Eğer güçlü kanıt yoksa cezalandırma ihtimali zayıf.
- Siyaset Bilimcilerin Yorumu: Akademisyenler, İstanbul’un CHP için “sembolik bir güç merkezi” olduğunu hatırlatarak, bu davanın parti içi dengeleri ve seçim stratejisini doğrudan etkileyeceğini belirtiyor. Özellikle büyükşehir belediye başkanlarının yargılanmasının, iktidar-muhalefet ilişkilerinde gerilimi artıracağı öngörülüyor.
- Kamuoyu Etkisi: Siyasi iletişim uzmanlarına göre, dava süreci sadece hukuk değil, aynı zamanda algı savaşı haline dönüşecek. Kamuoyunun gözünde “siyasi operasyon” algısı güçlenirse, davanın sonucu ne olursa olsun tartışmalar uzun süre devam edecek.