BAHÇELİ KABUL ETMEDİ, ERDOĞAN TEBRİK ETTİ KKTC SEÇİMİ TÜRKİYE’yi İKİYE BÖLDÜ

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yeni Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, göreve geldikten sonra ilk yurt dışı ziyaretini Türkiye’ye yapacak. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile 13 Kasım Perşembe günü Ankara’da bir araya gelecek olan Erhürman’ın ziyareti, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin seçim sonuçlarına yönelik sert açıklamasının ardından kritik önem taşıyor.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) 19 Ekim’de yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) adayı Tufan Erhürman, oyların %62,76’sını alarak mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı mağlup etti. Seçim sonucunun ardından Kıbrıs’ta yeni bir dönemin başladığı yorumları yapılırken, Erhürman’ın ilk yurt dışı ziyaretini Türkiye’ye yapacağı açıklandı.

Bugün Kıbrıs’ta yer alan habere göre, Cumhurbaşkanı Erhürman 13 Kasım Perşembe günü Ankara’ya gelerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşecek. KKTC Cumhurbaşkanlığı kaynakları, ziyaret tarihinin Türkiye tarafıyla karşılıklı olarak teyit edildiğini bildirdi.

Ziyaret, Tufan Erhürman’ın göreve gelmesinin ardından yapacağı ilk resmi yurt dışı teması olacak. Görüşmede iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler, Doğu Akdeniz’deki enerji politikaları ve Maraş bölgesine ilişkin son gelişmelerin ele alınması bekleniyor.

Seçim Sonucu Bahçeli’yi Harekete Geçirdi
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, seçim gecesi yaptığı açıklamada “KKTC’nin artık Türkiye’ye katılması gerektiğini” söyleyerek, diplomatik dengeleri sarsan bir çıkış yaptı. Bu açıklama, Ankara’nın resmi politikasında yer almayan bir ilhak çağrısı olarak yorumlandı.

Erhürman’ın Ziyareti Kriz Gölgesinde Gerçekleşecek
Bahçeli’nin sert çıkışı, Erhürman’ın Türkiye ziyaretine gölge düşürdü. KKTC kamuoyunda, “Ankara’da nasıl karşılanacak?” sorusu tartışma konusu haline geldi.

Erdoğan-Bahçeli Farklı Dilde Konuşuyor
Erdoğan, seçim sonucunu “demokratik olgunluğun göstergesi” sözleriyle tebrik ederken, Bahçeli’nin söylemi Türkiye iç siyasetinde milliyetçi bir tonun güçlendiğini gösterdi. Bu durum, iktidar ortakları arasında Kıbrıs konusunda yeni bir ton farkı yaratıyor.

Ankara Görüşmesinde Masada Üç Başlık Olacak
Ziyarette enerji hatları, Maraş’ın statüsü ve iki devletli çözüm politikası öncelikli gündemler olacak. Özellikle Doğu Akdeniz’deki enerji arama faaliyetlerinde yeni bir koordinasyon mekanizması kurulabileceği belirtiliyor.

KKTC İçinde “Egemenlik mi, Bağlılık mı?” Tartışması
Erhürman’ın seçim zaferi, Kıbrıs’ta bağımsızlık ve federal çözüm yanlısı çevreleri güçlendirdi. Bahçeli’nin açıklaması ise bu çevrelerde “Ankara’nın iç siyasetini Kıbrıs’a taşımak” eleştirilerine yol açtı.

Ersin Tatar Cephesinden Sessizlik
Seçimi kaybeden Ersin Tatar, Bahçeli’nin açıklamasına destek vermedi. Ancak Tatar’a yakın bazı isimler, “Türkiye ile tam uyumun” sürmesi gerektiğini savunarak, yeni dönemde Erhürman’a mesafeli duracaklarını açıkladı.

Avrupa Birliği Süreci Yeniden Gündemde
AB kaynakları, Erhürman’ın seçilmesini “müzakere yanlısı bir dönüş” olarak değerlendiriyor. Ankara ziyaretinin ardından, Lefkoşa’nın Brüksel’le teması güçlendirmesi bekleniyor.

Maraş Dosyasında Yeni Tavır Arayışı
Erhürman yönetimi, kapalı Maraş bölgesinin statüsüne ilişkin “uluslararası hukuk temelli” bir yaklaşım planlıyor. Bu konu, Erdoğan-Erhürman görüşmesinin kritik başlıklarından biri olacak.

Ziyaretin Zamanlaması Manidar
Erhürman’ın ziyareti, Türkiye’de yerel seçim hazırlıkları ve Kıbrıs politikasında yeniden şekillenme tartışmalarının sürdüğü bir döneme denk geliyor. Bu durum, görüşmeyi hem diplomatik hem de iç politik açıdan stratejik hale getiriyor.

Tufan Erhürman’ın Ankara ziyareti, Kıbrıs’ta “yeni bir diplomatik sayfa mı açılacak, yoksa mevcut çizgi mi korunacak?” sorusunun yanıtını verecek. Bahçeli’nin “ilhak” söylemi, Türkiye’nin Kıbrıs politikasında milliyetçi refleksleri tetiklerken; Erdoğan’ın daha temkinli dili, uluslararası dengeleri gözeten bir yaklaşımı temsil ediyor.

Bu tablo, Kıbrıs’ta iki yönlü bir güç mücadelesini ortaya koyuyor: Egemenlik vurgusu yapan Ankara cephesi ile müzakereci çizgiyi savunan Lefkoşa yönetimi arasında diplomatik bir sınav başlıyor.