ABD ve ÇİN İLİŞKİLERİNDE YENİ DÖNEM DOSTLUK DİPLOMASİSİ BAŞLADI

ABD eski Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in tarihi görüşmesi, iki ülke arasındaki yeni “dostluk” sinyalleriyle dikkat çekti. Görüşmeden çıkan olumlu mesajlar, küresel piyasalarda altın fiyatlarını aşağı çekti.

ABD’nin eski Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, kritik bir görüşmede bir araya geldi. Basına açık kısımda iki liderin karşılıklı övgülerde bulunduğu görüşme, küresel diplomasi kadar finans piyasalarının da gündemini belirledi.
Trump, Şi’yi “uzun zamandır dostum, Çin’in çok değerli lideri” sözleriyle tanımlarken, iki ülke arasında birçok konuda uzlaşı sağlandığını belirtti. Şi ise, “Amerika ve Çin’in dost olması, tarihin de bugünün de zorunlu kıldığı bir gerçek” ifadelerini kullandı.
Görüşmeden gelen olumlu mesajlar, yatırımcıların güvenli liman olarak gördüğü altına olan talebi azalttı. Altın fiyatları, görüşmenin ardından düşüşe geçti.

Sembolik değil stratejik bir görüşme:
Trump–Şi buluşması, yalnızca protokol açısından değil, iki ülkenin yeni ekonomik yönelimleri açısından da stratejik önem taşıyor. Uzmanlar bu görüşmeyi, “küresel ticaretin yeniden yapılanmasının başlangıcı” olarak nitelendiriyor.

‘Dostluk diplomasisi’ dönemi mi başlıyor?
Trump’ın “Uzun yıllar sürecek harika bir ilişkimiz olacak” ifadesi, ABD’nin klasik rekabetçi Çin politikasında yumuşama sinyali olarak değerlendiriliyor. Bu yaklaşım, Trump sonrası Washington’daki muhafazakâr çevrelerde yeni bir dış politika tartışmasını tetikleyebilir.

Şi’nin ‘karşılıklı refah’ mesajı:
Çin lideri Şi Cinping, iki ülkenin birbirinin başarısına katkı sağlayabileceğini vurguladı. Bu mesaj, Pekin’in “kazan-kazan” modeline dayalı yeni ekonomi vizyonunun bir yansıması olarak yorumlandı.

Küresel ekonomiye güven aşısı:
Görüşmeden gelen olumlu ton, küresel piyasalarda kısa süreli güven dalgası yarattı. Borsalar yükselirken, yatırımcılar riskli varlıklara yöneldi. Ancak uzmanlar bu etkinin geçici olabileceği uyarısında bulunuyor.

Altın yatırımcısının dengesi bozuldu:
Jeopolitik tansiyonun düşmesiyle birlikte yatırımcılar güvenli limandan çıkmaya başladı. Ons altın 3 bin 949 dolara geriledi. Analistler, kısa vadede dalgalanmanın sürebileceğini ancak orta vadede altının yeniden toparlanabileceğini belirtiyor.

Dolar yeniden güç kazandı:
Anlaşma sinyalleri dolar endeksine destek verdi. Bu durum gelişmekte olan ülke para birimlerinde değer kaybı yaratabilir. Türk Lirası da sınırlı ölçüde etkilendi.

Washington ve Pekin’de yankılar farklı:
ABD medyası görüşmeyi “Trump’ın dış politikada yeni vitrin denemesi” olarak nitelerken, Çin basını olayı “diplomaside yeniden doğuş” olarak gördü. Bu fark, iki ülkenin iletişim stratejilerinin hala birbirinden uzak olduğunu gösteriyor.

Analistler temkinli: “İlk adım atıldı ama yol uzun”
Uzmanlara göre iki ülke, özellikle teknoloji, yarı iletken üretimi ve siber güvenlik gibi alanlarda halen ciddi çıkar çatışmalarına sahip. Bu nedenle görüşme umut verici olsa da kalıcı bir ittifak için erken.

Piyasaların okuması: ‘Gerilim azalırsa altın baskılanır’
Finans analistleri, ABD–Çin arasındaki dostluk atmosferinin devam etmesi halinde altın fiyatlarının 3.900 doların altına inebileceğini, ancak jeopolitik risklerin yeniden tırmanmasıyla bu düşüşün hızla tersine dönebileceğini öngörüyor.

Trump–Şi görüşmesi, iki ülke arasındaki ekonomik rekabetin yerini karşılıklı çıkar temelli bir iş birliğine bırakabileceğinin sinyallerini verdi. Bu tablo, kısa vadede piyasalara güven getirse de, uzun vadede “stratejik sabır” dönemine girilmesi olasılığını artırıyor.
Altın fiyatlarındaki dalgalanma, küresel yatırımcı psikolojisinin siyasi gelişmelere ne kadar duyarlı olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Eğer bu dostluk diplomasisi sürdürülebilirse, dünya ekonomisi için istikrarlı bir dönemin kapısı aralanabilir. Ancak geçmiş deneyimler gösteriyor ki, Washington–Pekin ilişkilerinde “gülümseme diplomasisi” her zaman kalıcı olmuyor.