EKREM İMAMOĞLU DİPLOMA DAVASINDA DURUŞMA GÜNÜ BELLİ OLDU


Tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, lisans diplomasının sahte olduğu iddiasıyla açılan davada duruşma tarihi belli oldu. Savcılık, İmamoğlu hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçlamasıyla 8 yıl 9 aya kadar hapis cezası talep ediyor.
Türkiye siyasetinde büyük yankı uyandıran davalardan biri daha yargı önüne taşınıyor. 2024 yerel seçimlerinin ardından tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, üniversite diplomasının sahte olduğu iddiasıyla açılan ceza davasında ilk duruşmanın tarihi netleşti.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından belirlenen takvime göre İmamoğlu, 30 Eylül 2025 tarihinde hâkim karşısına çıkacak. Savcılık iddianamesinde, İmamoğlu’nun lisans eğitimi aldığına dair sunduğu diplomanın gerçeğe aykırı olduğu, bu belgeyi resmi kurumlara ibraz ederek hem adaylık sürecinde hem de görev sırasında “kamu görevine ilişkin hileli davranışta bulunduğu” iddia ediliyor.
İddianamede, Ekrem İmamoğlu hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 204. maddesi uyarınca “resmi belgede sahtecilik” suçlamasıyla 3 yıldan 8 yıl 9 aya kadar hapis cezası isteniyor. Ayrıca suçun, “kamu görevlisi sıfatıyla işlenmiş olması” ve “resmi görevde kullanılmış belgeyle ilgili olması” gerekçeleriyle cezanın üst sınırdan uygulanması talep ediliyor.
İmamoğlu’nun avukatları ise suçlamaların tamamen siyasi olduğunu savunarak, müvekkillerinin yıllar önce mezun olduğu üniversitenin tüm belgelerinin eksiksiz ve resmi olduğunu belirtiyor. Avukatlar, savcılık tarafından esas alınan belgenin “manipüle edilmiş fotokopi” olduğunu ve soruşturmanın siyasi baskıyla açıldığını öne sürüyor.
Siyasi Etkiler Büyüyor
İddialar ve yargı süreci, muhalefet cephesinde “siyasi intikam davası” olarak yorumlanırken, iktidar kanadında ise “herkesin hukuka hesap vermesi gerektiği” vurgulanıyor. Kararın yaklaşmasıyla birlikte kamuoyunda tartışmalar yeniden alevlendi.
CHP’nin genel merkezi ve milletvekilleri, dava sürecini yakından takip edeceklerini ve duruşma günü İstanbul Adliyesi önünde destek açıklaması yapacaklarını duyurdu. Sosyal medyada ise “Diploma değil demokrasi yargılanıyor” etiketiyle yoğun bir kampanya başlatıldı.
İmamoğlu’nun yargılanacağı bu dava, sadece bireysel bir suçlama değil; Türkiye’de siyasetin, yargının ve bürokrasinin iç içe geçtiği bir dönemin sembol davası olmaya aday. Davanın sonucu, yalnızca Ekrem İmamoğlu’nun geleceğini değil, Türkiye’deki muhalefet stratejilerini, hukuk devleti tartışmalarını ve 2028 seçim atmosferini de doğrudan etkileyebilir.