TÜRKİYE’de EMEKLİ SAYISI ÇALIŞANDAN FAZLA: 21 İLDE SİSTEM TERSİNE DÖNDÜ

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), 2024 yılına ilişkin çalışma hayatı verilerini açıkladı. 21 ilde emekli, dul ve yetim aylığı alanların sayısı, aktif çalışan sayısını geçti. Sinop’ta durum en kritik noktada: 100 emekliye karşı sadece 73 çalışan bulunuyor.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), 2024 yılına ilişkin Türkiye’nin çalışma hayatı ve sosyal güvenlik verilerini yayımladı. Yeni Şafak’ta yer alan habere göre, aktif çalışan sayısının emekli ve maaş alanları karşılamadığı iller ortaya çıktı.
Toplam 21 ilde, emekli, dul ve yetim aylığı alanların sayısı, prim ödeyen zorunlu sigortalı çalışan sayısını geçti. Bu iller şöyle: Amasya, Artvin, Aydın, Balıkesir, Burdur, Çanakkale, Çorum, Edirne, Giresun, Kırklareli, Kırşehir, Kütahya, Ordu, Rize, Sinop, Tokat, Trabzon, Yozgat, Zonguldak, Bartın ve Karabük.
En kritik dengesizlik Sinop’ta görülüyor. Karadeniz’in bu şehrinde 65 bin 514 emekli ve maaş alan varken, sadece 48 bin 42 aktif sigortalı bulunuyor. Bu da 100 emekliye karşılık yalnızca 73 çalışan olduğu anlamına geliyor.
Zonguldak’ta ise durum çok benzer: 100 emekliye karşı 74 çalışan bulunuyor. Bu tablo, Türkiye’deki yaşlanan nüfus ve sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği konusundaki endişeleri bir kez daha gündeme taşıdı.
Aktif/pasif dengesinde kritik tablo: 21 ilde emekli üstünlüğü
SGK verilerine göre Amasya, Artvin, Aydın, Balıkesir, Burdur, Çanakkale, Çorum, Edirne, Giresun, Kırklareli, Kırşehir, Kütahya, Ordu, Rize, Sinop, Tokat, Trabzon, Yozgat, Zonguldak, Bartın ve Karabük’te emekli sayısı aktif çalışan sayısını geçti. Bu iller, sosyal güvenlik sistemi açısından riskli bölgeler olarak öne çıkıyor.
Sinop’ta alarm: 100 emekliye sadece 73 çalışan
Sinop’ta 65 bin 514 emekli ve maaş alan varken, sadece 48 bin 42 çalışan var. Oranlandığında, 100 emekliye karşılık yalnızca 73 çalışan bulunması, sistemin sürdürülebilirliği açısından kritik bir dengesizlik anlamına geliyor.
Zonguldak’taki demografik baskı
Zonguldak’ta 100 emekliye karşı 74 çalışan bulunuyor. Bölgedeki iş gücü daralması, yaşlı nüfus yoğunluğu ve emekli yükünün fazla olması, ekonomik ve sosyal güvenlik politikaları açısından uyarı niteliğinde.
Karadeniz ve İç Anadolu illerinde dengesizlik öne çıkıyor
Sinop, Ordu, Trabzon, Tokat ve Zonguldak gibi iller, hem yaşlanan nüfus hem de sınırlı aktif iş gücü nedeniyle emekli/çalışan dengesizliğinin en yoğun olduğu bölgeler. Bu durum yerel ekonomiyi ve sosyal güvenlik sistemini doğrudan etkiliyor.
Marmara ve Ege illerinde tablo göreceli
Balıkesir, Çanakkale, Aydın gibi illerde de emekli sayısı yüksek, ancak diğer bölgelere kıyasla nispeten daha fazla aktif çalışan bulunuyor. Yine de trend, ülke genelinde yaşlanma ve emekli yükünün artış yönünde olduğunu gösteriyor.
Sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği sorgulanıyor
Emekli sayısının artması ve aktif çalışan sayısının sınırlı kalması, SGK’nın uzun vadeli gelir-gider dengesini tehdit ediyor. Uzmanlar, bu tabloyu “sistem alarm veriyor” olarak yorumluyor.
Nüfusun yaşlanmasının etkisi
Türkiye’nin demografik yapısı, emeklilik sistemine doğrudan yansıyor. Özellikle küçük ve orta ölçekli illerde doğurganlık oranının düşük, yaşlı nüfusun yüksek olması, aktif/pasif dengesini bozuyor.
Yerel ekonomi ve iş gücü piyasasına yansımalar
Emekli yoğunluğu, iş gücü piyasasında açık yaratıyor. Çalışan sayısının yetersiz olması, üretim kapasitesini ve verimliliği düşürebiliyor; işverenler için işgücü temini zorlaşıyor.
Reform çağrıları ve politika önerileri
Uzmanlar, yaşlanan nüfus ve aktif çalışan sayısının azalmasını dikkate alarak; emeklilik yaşının yeniden düzenlenmesi, prim sisteminde iyileştirme ve sosyal güvenlik reformlarını öneriyor. Bu önlemler, hem SGK’nın sürdürülebilirliğini sağlayacak hem de ekonomik baskıyı hafifletecek.
SGK verileri, Türkiye’de sosyal güvenlik sisteminin belirli bölgelerde ciddi baskı altında olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle Sinop ve Zonguldak gibi iller, 100 emekliye karşılık 73–74 çalışan oranıyla sistemin kırılgan noktaları olarak öne çıkıyor.
Uzmanlar, nüfus yaşlanmasının ve aktif çalışan sayısının sınırlı kalmasının, uzun vadede SGK prim gelirlerini olumsuz etkileyebileceğini belirtiyor. Bu tablo, emeklilik yaşı, prim sistemleri ve sosyal güvenlik reformları konusunda acil politika müdahaleleri yapılması gerektiğini gösteriyor.